Bugün Surp Santuht kilisesi gününe gitmekle gitmemek arasındaydım. Zihnim gitme bayram üstü, covit korkusu var kimse gelmez, üstelik de kavurucu sıcak var demez mi. Ruhum, birkaç arkadaşını görsen mutlu olmayacak mısın? Her bir köşesinde anıların yok mu? Gitmezsen içinde uhte kalmayacak mı? Sonunda ruhum galip geldi, gittim.
Sokaklar, kapı eşikleri boş terkedilmişcesine. Kilise bahçesinde ayin sonrası Halimpaşaya çıkcakların piknik sepetleri, çantaları duvar kenarına dizilmemiş. Bir gün önce kaynayan kazanların yerinde yeller esiyor. Etrafta oynayan çocuklara, özenle giyinmiş göbekli kelli felli yönetim üyelerine, şık giyinmiş kızlara, delikanlılara, şapkalı alımlı hanımlara, samimi içten konuşmalara rastlayamadım. Eksikleri tamamlayaya çalışan koşuşturanlar da azınlıktaydı.
Anılarımı bir kenara, bugün yaşadıklarımı bir kenara koydum. Baktım her ikisine, dünü yaşayamadım, hissedemedim. Bugünde sadece var olabilmiştim.
Dekoru değişsede muhteşem manzarası, Bopaziçinin serin ve diri havasını içine çekmek, zihindeki anıları orjinal dekoru yeniden tekrar izleyebilmiştim.
Kadınların hazırladıkları yiyeceklerin her biri birbirinden güzeldi. Ellerine ve emeklerine sağlık.
Takvor Teodorodyan
17.07.2021
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder